KANCALI SOLUCAN

KANCALI SOLUCAN. İnsanları enfek­te edebilen kancalı solucanlar, Ankylos- toma duodenale ve Necator americanus’ tur. Her ikisi de ufak (10 mm. kadar uzun) olup, barsaklarda, kan emerek ya­şarlar.
Nedeni: Kancalı solucanların yumur­taları barsaktan dışarı çıktıkları zaman, larva haline gelebilmeleri için, nemli, donmayan yerlere gerek vardır. Bu lar­valar, insan derisini delip, içeri girebil­diklerinden, larvaların bulunabildiği su ya da çamurla temas eden kişiler, enfek­siyon tehlikesiyle karşılaşırlar. İçilen su­yun enfekte olması halinde de aynı teh­like vardır, fakat burada, basit önlemler, önleyici olabilmektedir. Deriden giren kancalı solucan, ufak bir kan daman aracılığıyla, dolaşımla akciğerlere taşınır ve burada dolaşımdan ayrılıp, hava yol­larından, trakea’ya (nefes borusuna) gi­rer. Gırtlağın üst ucuna eriştiği zaman, yemek borusuna geçip, mideye iner ve buradan, normal yaşama yeri olan duo-denum’a gidip yerleşir. Belirtileri: Larvaların deriden gir­dikleri yerde, ufak enfekte sivilceli der-matit görülür ve bu birkaç gün sürer. Larvaların akciğerlere erişmesi sonucu, tahriş ile aşın müküs salgılanması, bar-sakta kan emmesiyle ilgilidir. Ağır bir solucan enfeksiyonu (bkz.) olduğu haller­de, anemi, ağrı, üst karın bölgesinde ra­hatsızlık duygusu (mide ülserini andırır) ve belirgin beslenme bozukluğu vardır. Kanlı dışkılı ishal de görülebilir. Tedavi: Hastalığa, sağlık koşulları­nın bozuk olduğu, su ve çamuru bol bölgelerde rastlanır. İlk amaç, hastada­ki solucanları yok etmektir. Bunun için, befenium hidroksinaftoat verilir. Fakat hastalığın tam kontrolü, çevre sağlığıyla mümkündür; bu önlemler alınmadıkça, hasta yeniden enfekte olacaktır; hastalı­ğın geçirilmesi, bağışıklık sağlamaz, bkz. Solucanlar.

PAYLAŞ
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Sayfa başına git