SUBDURAL HEMATOM
SUBDURAL HEMATOM. Beyni kaplayan üç zardan biri olan dura mater’in altına kanamanın olmasıdır. Araknoid zarıyla pia mater arasına (bkz. Subaraknoid Kanama), dura dışına (bkz. Ekstradural Kanama) ve dura mater’le araknoid arasına kanama olabilir.
Nedeni: Buradaki kan, daha fazla toplardamar kaynaklıdır. Başa gelen bir darbe (genellikle hafifçe bir vuruş) ya da doğum travması sonucu, toplardamarlardan sızıntı olur. Kafatası içi basınçtan ötürü, toplardamarlardan kan yavaş akabildiğinden, bu tür kanamanın belirtileri hemen ortaya çıkmaz. Biriken kan yıkıldığından, yüksek osmotik basınçlı bir bölge oluşur ve bundan ötürü, çevrede ki sıvı hematom’a doğru çekilir. Bunun sonucu, hematom’un gittikçe büyümesi ve buna karşılık, komşu beyin dokusunun büzülmesidir.
Belirtileri: Başa gelen hafifçe bir darbeden sonra, bir hafta, altı ay gibi bir süre içinde, hastada baş ağrıları, unutkanlık ve durgunluk belirir. Hatta, konfüzyon ve bilinç kaybı görülebilir. Belirtilerin çok çeşitli ve değişken olması, subdural hematom’un özelliklerindendir.
Tedavi: Cerrahîdir. Nörolojik muayene, arteriyografi, ekoensefalografi ve gerekirse ventrikülografi yardımıyla teşhis konduktan sonra, hematom sıvısı boşaltılır ve çevresindeki beyin dokusunun yeniden eski şekline gelebilmesi için önlem alınır. Vakaların çoğunda, tedavi başarılıdır.
2008 yılında bu rahatsızlıktan babamı kaybettim .Oda kalp kapakçığı değiştiği için comodin kullanıyordu . Hastaneye götürdüğümüzde yaşama ihitmali ameliyat olursa dahi %1 di ve 15 gün sonra babmı kaybettik . Comodin gerçekten çok dikkatli kullanılması gereken bir ilaç haftada 2 kez ınr sine bakılmasına rağmen babam hayatta değil . Bence kurtulanlar tanrının onlara verdiği 2 . şansı iyi değerlendirsinler .Sağlıklı kalın …
Ben uzun yıllardır mvr hastasıyım. Dolayısıyla Coumadin kullanıyorum. 5 mg kullanmama rağmen bir şekilde 10mg’lık doz verilmiş ve ben bunu 10 gün kadar hiç farkında olmadan o şekilde almışım. Farkettiğimde ınr 5,5 olmuştu, ve o günlerde başımın sol tarafında özellikle geceleri yattığımda uğuldama hissediyordum. Bunu doktoruma bildirdiğimde sadece ilacın dozunu azaltmamı önerdi o kadar. Ama uultu tam 2 ay kadar sürdü, ben bu süre içinde doktorların hep başka bir bölümü önermesiyle zaman kaybettim. En son Nöroliye gönderildim. Seçtiğim kişi profösördü ama şiakyetlerimi dinlediğinde bir kaç denge hareketi yaptırdı ve bende herhangi bir şey görmediğini söyledi. Tekrar tomografi ısrarımla film çekildi, 7-8 gün sonra çıkmış mı diye bir sormamızı söylediler. BU sonuçlar normalde 15 dak kadar bir zamanda doktorun bilgisayarına aktarılıyormuş. Ama malesef bize durum hiç bildirilmedi, 10 gün sonra sonucu aldığımızda kanama olduğunu, acilen amaliyata alınmam gerektiğine karar verildi. 30 Haziran da ben de amaliyat geçirdim. Amaliyat anında başka bir yerden bir kanama daha olmuş ama onun kendi kendini emeceği söylendi. Neyseki sonuçlar olumlu çıktı. Ama şimdi kalp açısından kanın sulu olması gerekiyorken, beyin açısından da daha koyu olması gerekiyor. Daha sıkı takip etmek durumundayım tabii. Taburcu olurken bundan nelere dikkat etmek konusunda bundan başka bilgi verilmedi. Uzun uzun yazdımki, başkaları da benzer durumlara düşmesin diye.. İlaçların dozuna dikkat etmek hususunda ve hastahanelerdeki ihmalkarlar konusunda.
5 gün önce bende subdural teshisinle ameliyat oldum,suan iyiyim ama o cektigim agrilari Rabbim kimsenin basina vermesin.Sagligim iyi fakat hala korkularim var.Bende SAKARYA ADATIP DOKTORU MURAT TUNCAY TIFTIKCI BEY e sonsuz tesekkür ederim…
25/ 06/2010 tarihinde bende subdural teşhisiyle ameliyat oldum.2 yerden açıldı.dediğiniz gibi ameliyat kısa sürüyor.ve iyileşme süresi kısa.benim belirtilerim aşırı çok şiddetli başağrıları.benim bir aya yakın farkedilmedi.migren , saplantılı başağrısı teşhisi konup eve gönderiliyordum.şükürki çok iyi doktorlarımızda var.şuan çok iyiyim.doktorum ALİ RIZA ÖZCAN beye çok çok teşekkür ederim.
Subdural Hematom, doktorumun söylediği şekliyle üç hematom çeşidi arasında en rahat ameliyat edilebilir olanıdır. Sıvı, kafatası ve beyin zarının arasında toplandığı için beyne direkt zarar verme olasılığı düşüktür.
Genellikle orta yaş ve üzerinde, çarpmalara bağlı olarak çıkan bu hastalık, 26 yaşında olmama rağmen trombosit düşüklüğü nedeniyle bende de görüldü.Şiddetli başağrıları(zonklama) ve çift görme sorunlarıyla ortaya çıktı.
Beyin ameliyatı düşüncesi her ne kadar ürkütücü olsa da, endişe etmemenizi öneriyorum.Ameliyat sürem, norkozdan ayılmayı da dahil edersem en fazla 3 saatti. Bir ayı geçkin bir süre önce ameliyat oldum. Toparlanma ve normal yaşamınıza dönme süresi de kısa sürüyor.