Bebek Ölümü
Ani bebek ölümü, küçük bebekler arasındaki ölümlerin en yaygınlarından biridir. Her 500 bebekten birinin yaşamını yitirmesine yolaçar. Ani bebek ölümü en çok, dört haftalıktan başlayarak bir yaşına kadar olan bebeklerde, özellikle de iki-dört aylık olanlar arasında görülür. Erkek bebeklerde, biberonla beslenen ikizlerde ve beden ağırlıkları düşük olarak doğan bebeklerde, daha çok rastlanır. Görülme sıklığında sonbahar ve kış aylarında, çoğunlukla da yerel grip salgınları sırasında, artış görülür.
BELİRTİLER
Ani bebek ölümünün en şaşırtıcı yanlarından biri, gerçekleşeceği yolunda hiçbir uyarıcı belirti bulunmamasıdır: Ölen pek çok bebekte, önceden hiçbir belirti görülmemiştir. Bununla birlikte, bazı bebeklerde de, önceden bir soğuk algınlığı durumu, burun akması ve hafifçe yükselmiş bir ateş, çevreyle ilgisizlik, uyuşukluk, hafif bir solunum güçlüğü gibi belirtiler gözlenmiştir. Doğal olarak, bu belirtiler ciddi bir sorun bulunmadığı biçiminde yorumlanmış, ama bebek apansızın, rahat rahat uyur gibi görünürken, oluvermiştir.
NEDENLERİ:
Bir bebeğin herhangi bir neden olmadan apansızın ölmesi durumunda, Batı ülkelerinin çoğunda, ölen bebeğin bedenini bir patoloji uzmanının incelemesi yasal bir zorunluluk haline getirilmiş olduğundan, ani bebek ölümlerinin yaklaşık üçte birinde, ölüm nedeni belirlenmektedir: Neden, daha önce teşhis edilememiş bir kalp bozukluğu gibi bir iç oluşum bozukluğu ya da farkına varılmamış bir enfeksiyondur. Bununla birlikte, belirtilerin büyük çoğunluğunda, otopside, ölüm nedeni belirlenememektedir. Bu acı olgu, günümüzde hâlâ doktorların karşısına çıkan en şaşırtıcı sorunlardan biridir ve bu gizemli ölümlerin nedenlerini bulmak için araştırmalar, yoğun biçimde sürdürülmektedir.
ENFEKSİYONLAR:
Bir bebek doğduğu zaman, kan dolaşımında ona dölyatağında bulunduğu sırada annenin kan dolaşımından aktarılan çeşitli antikorlar bulunduğu için, enfeksiyonlara karşı yüksek bir direnci vardır. Ama, yaşamın ilk haftaları sırasında, bu antikorlar yavaş yavaş kaybolur ve bebeğin kendi antikorlarını geliştirmesi de birkaç ayı bulur. Bu nedenle, iki ile dört aylık arasında olduğu sırada, bebeğin antikorları en düşük düzeydedir; dolayısıyla da enfeksiyonlara karşı en korunmasız olduğu dönem budur. Uzmanlar bu dönemde, bazı hafif virüs kökenli enfeksiyonların ya da bakteri kökenli enfeksiyonların, bebek üstünde, sonraki dönemlere oranla çok daha şiddetli etki yaptığını düşünmektedirler.
NORMAL DIŞI BEDEN ISISI:
Ani bebek ölümleri yazdan çok kış mevsiminde görüldüğünden, herhangi bir nedenden ötürü bebeğin beden ısısının düşmesinin, ani bebek ölümlerini kolaylaştırdığı düşünülebilir. Bununla birlikte, bebeklerin beden ısılarındaki değişiklikleri açıklamak yolundaki araştırmalar, riskin, ısının düşük olmaktan çok, aşırı yüksek olduğu zaman (bebek ateşlendiği zaman) arttığını düşündürmektedir. Bu belirgin çelişkiyi uzmanlar, havanın soğumasıyla, anne-babaların bebeklerine fazladan giysiler giydirmeleri ve bebeklerini gerekenden çok daha sıcak bir odada tutmalarıyla açıklamaktadırlar. Bu sırada bebeği etkileyen hafif bir enfeksiyon, beden ısısında bir yükselmeye neden olabilir ve bebek de fazladan örtülerle soğuktan aşırı biçimde korunmuş durumdaysa, ateş yükselmesi, karşı koyamayacağı kadar hızlı olabilir.
ALERJİLER:
Ani bebek ölümleri, biberonla beslenen bebeklerde, emzirilen bebeklerden daha sık görülmektedir. Bunun nedeninin, bazı bebeklerde inek sütündeki proteine alerji oluşması, bu alerjinin de, solunum yollarının çalışma biçiminde bir anormalliği başlatması olduğu ileri sürülmektedir: Bunun sonucunda, küçük bir mama damlası, mideye açılan yemek borusuna değil de soluk borusuna kaçtığı zaman, solunum yollan tıkanabilir. Bu kuram, laboratuvar hayvanları üstünde denenmişse de, ani bebek ölümlerinden alerji tepkilerinin ne ölçüde sorumlu olduğu, henüz belirlenememiştir.
SOLUNUM SORUNLARI:
Yakın dönemde, uzmanlar arasında ani bebek ölümüne, apnenin (solunumun bir süre durması) yol açtığı görüşü ağır basmaktadır. Pek çok insan, bebekler gibi yetişkinler de, derin uykunun bazı aşamalarında, birkaç saniye sürebilen apne dönemleri geçirir. Genellikle, bu durum, o kişinin derin bir soluk almasıyla sona erer ve sonra normal ritimli solunum sürer. Ama bebeklerde beyindeki istemsiz solunumu denetleyen merkezde bir olgunlaşmama kusuru bulunması, normal solunum düzeninin yeniden başlamasını engelleyebilir. Bununla birlikte, bebeklerdeki apne nöbetlerinin sayısı ile ani bebek ölümü riski arasındaki oran, henüz açıklığa kavuşturulamamıştır. Çoğunlukla apne, yani solunum durması geçiren bir çocuk, bu sorunla pekâlâ başa çıkabilir ve mutlaka daha büyük bir risk altında olması gerekmez.
KORUNMA:
Ani bebek ölümü, aydınlatılamamış pek çok nedeni bulunabileceğinden, bebeğin en iyi bakım gördüğü durumlarda bile gerçekleşebilir. Bununla birlikte, olasılıkları azaltmak için çeşitli sağduyu önlemleri alınabilir. Bebeğinize ek antikorlar sağlayacağı, aynı zamanda da bir alerjinin gelişmesi riskini önleyeceği için, onu elden geldiğince kendi sütünüzle beslemeye çalışın. Bebeğinizin odasında sıcaklığın hiçbir zaman çok sıcak ya da çok soğuk olmamasını denetleyebilmek için bir termometre bulundurun: İlk bir ay biraz daha sıcak (22 °C-24 °C) olmasının gerekmesi dışında, odanın sıcaklığı hep 18°C-20°C arasında olmalıdır. Bebeğinizin yatak takımlarının sıcak tutucu olmasına, ama aşırı sıcak tutucu olmamasına dikkat edin. Bu önlemlere uymanıza karşın, bebeğinizin herhangi bir nedenle ateşinin yükseldiğini farkettiğiniz anda, doktoruna başvurun.
Henüz yorum yapılmamış.