DEMİR
Demir eksikliğine bağlı kansızlıkların belirli ilacıdır. Demirin kullanılışı hakkında, başlıca 3 yanlış anlaşılmış konu vardır ve bunları burada belirtmek uygundur:
1. Demirin, tedavi amacıyla, özel bir bileşim halinde verilmesi gerekliliği ya da demir yerini tutan başka bir maddenin varlığı doğru değildir. Bu konudaki yanlışlık, organik demirin, inorganik demirden daha kolay emildiği ve demir haplarında, bakır, B ve C grubu vitaminlerinin, mide özsuyunda bulunmasının yararlı olduğu düşünceleridir. Bunların hepsi yanlıştır. Demir, en uygun olarak, bilmen demir bileşimleri halinde (demir -2-sulfat, demir-2-karbonat, demir ve amonyum sitrat karışımı gibi basit bileşimler) verilmelidir. Yukarda sözü edilen, karışık demir bileşimlerinin verilmesi daha etkili olmadığı gibi, bazı durumlarda zararlı da olabilir. Örneğin, mide özsuyu ile birlikte demir verilirse var olan bir pernisyöz anemi teşhis edilmemiş olur. Basit bir kansızlık tedavisinde, karaciğer veya mide özsuyunun hiçbir yararı yoktur. Demir zerki de, ağızdan alman demirin mide rahatsızlığına neden olduğu vakalar dışında, gereksizdir. Demirli sıvıların da yararlı olduğu iddia edilemez, çünkü bu sıvılardaki demir yoğunluğu, tedavi edici değildir ve anemik olmayanların da, normal diyet dışında demir almaları gerekmez.
2. Demir, bir tonik değildir ve kansızlık vakaları dışında kullanılmamalıdır. Yorgunluk nedeni olarak, “kansızlıktan” söz edip, demir kullanmak, hatalıdır. Kansızlığın, basit testlerle saptanması çok kolaydır ve kansızlık, ya vardır ya da yoktur.
Demirin bir tonik olduğu kanısı, Hipokrat zamanına dayanır. Hipokrat, birçok vakada, nedenini bilmeden, demir tuzlarının hastayı iyileştirdiğini görmüştür. Ortaçağlarda, besinler günümüzdeki gibi yeterli değilken ve kansızlık vakalarına çok sık rastlanırken, içinde bir süre kılıçların durduğu suları içen hastaların genel durumları düzelmekteydi. O zamanlar kansızlık, tanınmayan bir hastalık olduğundan, bir savaş aracının yarı tılsımlı özellikleri kişileri etkilemekteydi. Bu inanış, garip bir uzantıyla günümüze kadar gelmiştir.
3. Yemek sırasında verilen demir, normalde mideyi etkilemez. Mide rahatsızlığı duyulursa, mideyi bozmayan başka demir bileşimi bulunabilir. “Kansızlığa yatkın” olan birçok kişinin varlığı ve bu kişilerin demir almaları gerekliliği yersizdir, bkz. Kansızlık.
Proteini az olan besinleri sürekli yiyen kişilerde, gelişme çağındaki çocuklarda ve gebelerde demir eksikliği sık olarak görülür.
Henüz yorum yapılmamış.