DERİ

Vücudun dış yüzeyini kaplayan deri, burun, ağız, üretra ağzı, vagina ve anus’ta, iç yüzleri kaplayan mukoza ile devamlıdır. Altındaki bağdokusuna gev­şekçe bağlı olan deri, eklemlerde, özel­likle fleksor (içe bükücü kas) yüzeylerin­de, altındaki dokuya sıkıca yapışıktır. Derinin 2 tabakası vardır: Üstteki epi-dermis (üstderi) ve derindeki derma (alt-deri).
Epidermis’e desteklik eden derma ta­bakasının içinde, üstünde epidermis’in yattığı ve girintili çıkıntılı görünümlü bir papiller tabaka ve bir de retiküler taba­ka bulunur. Dermis’te, bir zedelenmeden sonra hemen onarım amacıyla bölünen bağdoku ve fibroblast’lar ve deriye es­neklik veren esnek lifler vardır. Der­mis’te bulunan diğer elemanlar da, de­rinin sinirleri, kan damarları, lenf da­marlarıdır. Epidermis’in ise, kalın oldu­ğu yerlerde (tabanlar ve avuç içleri) 5 tabakası, diğer bölgelerde de 4 tabakası vardır. Epidermis’in 5 tabakasının ad­lan: Stratum corneum, stratum spinosum ve stratum basale’dir. Stratum basale, papiller çıkıntılar üstünde, derma’ya ya­pışıktır ve içinde, koyu renk derililerde daha fazla sayıda bulunan renk hücreleri bulunur. Bunun üstünde stratum spino­sum vardır ve adını, mikroskop altın­daki dikensi görünüşünden almıştır. Bu tabaka üstündeki stratum grarjulosum üzerinde, taban ve avuçlarda, stratum lucidum bulunur. En üst epidermis ta­bakası, stratum corneum’dur ve boynuz­su bir yapısı olduğundan, bu adı alır;keratin denen bir fibröz protein’den oluş­muştur. Keratin, aynı zamanda, insan­larda tırnak ve saçta, hayvanlarda da tırnak, boynuz ve tüylerde bulunur. Ke­ratin, epidermis hücreleri tarafından ya­pılır.
Deride, ter ve apakrin bezleri (bkz. Terlemek) kıl folikülleri, yağ bezleri (bkz.) ve tırnaklar vardır; bunların hepsi epidermis tabakasının uzantılarıdır. Ter bezleri, vücudun ısı düzenleyici mekaniz­masının bir bölümüdür ve sempatik sinir sisteminden sinir lifleri alır. Apokrin bezler, kılların dibine; terden daha yo­ğun olan bir madde salgılar. Kıllar, epi­dermis tabakasının içe doğru girintileri olan kıl foliküllerinden büyürler ve bun­lara bağlı olan yağ bezleri de, deri ve kılların yağını sağlar. Ölü keratin olan kıl, saç folikülünün dibindeki kıl soğan­cığından çıkar. Kıl folikülünün yanında, buna bağlı olan ve ürperme kasları de­nen bir düz kas demeti bulunur. Bu kas­ların kasılmasıyla, derideki tüylerin “di­ken diken” olduğu görülür. Deri, kan damarlarınca zengindir ve bu damarlar, derma’nın papiller çıkıntılarında, yumak­lar halinde bulunur. Derideki kan da­marlarının görevi, derinin beslenmesin­den fazla, deri yolu ile ısı düzenlenme­sine yardımdır ve deri atardamarcıkları duvarlarındaki kaslar da ısının korunma­sını gerektiren hallerde, atardamarcıkları kapatmakta ve içlerinden kan akmasını engellemektedirler. Yüz, kulak, el ve ayak parmaklan, taban ve avuçlardaki atardamarcıkları ile toplardamarcıkları arasında kısa devreler bulunur. Bu kısa devrelere glomus cisimcikleri adı verilir ve bunların da görevi, ısı görevi de, vü­cudun çevresine ait duyudaki uyarıları algılayıp, ilgili merkezlere iletmek oldu­ğundan, deride çok sayıda sinir ucu bu­lunur. Bazı sinir uçları, özel duyu or­ganlarında sonlanır, diğer bazıları, dertna’da bir sinir ağı yaparak, dokunma, basınç, ağrı, ısı ve kaşınma duygularım algılar. Kaşınma duygusunun uyarılmamekanizması henüz anlaşılmış değildir, fakat tahminlere göre, deriyi, ağrı eşiği altında zedeleyebilecek uyarılar, bu duy­guyu uyandırmaktadırlar.
Derinin birçok maddeye karşı geçir­genliği yoktur, fakat eter ve suda eriye­bilen bazı maddelerin bir dereceye ka­dar deriden geçebildiği bilinmektedir. Derinin geçirgenliği, derinin zedelenme­si, deri kan akımının artması ve yüzey ısısının yükselmesi hallerinde, artar.

PAYLAŞ
DERİ Konusuna 1 Yorum Yapıldı
  1. meryem dedi ki:

    benim istediğim şeyler çıkmıyor lütfen yanlış şeyler göştermeyin

Sayfa başına git