Varisleri Lazerle Tedavi Yöntemi
Varis tedavisi artık hastanede kalmayı bile gerektirmeden, etkili bir şekilde sonuçlandırılabiliyor. Lazer teknolojisi sayesinde damar içindeki varislerden yarım saatte kurtulmak mümkün. Cilt dışındaki varisler de lazerle birkaç seansta tedavi ediliyor.
İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Kürşat Bozkurt sorularınızı yanıtlıyor.
Varisin lazerle tedavisi nasıl yapılıyor?
Prof. Dr. Kürşat Bozkurt: Lazer teknolojisi varis tedavisinde son 7 yıldır kullanılıyor. Lazer hem cilt üzerine, hem de damar içine uygulanabiliyor. Lazer cilt üzerinde çapı l milimetreden küçük kılcal varislerde etkili. Lazer dalgaları cildin yüzeysel katlarını geçerek varisli damara ulaşır. Bu dalgalar damar içinde bulunan kırmızı kan hücreleri tarafından emilir. Bu sırada ısı açığa çıkarak damar duvarına hasar verir, sonuçta damar tıkanır. Ardından vücudun hasarlı dokuları temizleme mekanizmaları devreye girerek damarı ortadan kaldırır.
Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta şu: Geniş çaplı damarlar cilt dışından lazerle tedavi edilmemeli.
Lazer tedavisi ciltte yanıklara yol açabilir mi?
Prof. Dr. Kürşat Bozkurt: Damarı kapatmak için gereken yüksek enerji ciltte yanıklara, renk değişikliğine neden olabilir, işlemin bitmesi için genelde 3-4 seans uygulama gerekiyor, işlem sonrası ciltte genelde l hafta içinde düzelen geçici bir kızarıklık görülür. Lazer tedavisi yaz aylarında uygulanmıyor. Güneş ışığına maruz kalma lazer tedavisi sonrası kalıcı renk değişiklikleri ortaya çıkabilir.
Lazer Damar İçine Nasıl Uygulanır?
Prof. Dr. Kürşat Bozkurt: Günümüzde tüm dünyada en popüler tedavi büyük varislerin içten lazerle kapatılmasıdır. Bu girişim cerrahi tedavi gerektiren hastalarda rahatlıkla kullanılabiliyor, işlem sırasında önce bir iğneyle damarın içine giriliyor. Ardından doppler ultrason kılavuzluğunda öncü tel damarda uygun yere yerleştiriliyor. Ardından lazer ışığını damar duvarına verecek olan ince tüp damar içinde ilerletiliyor. Son olarak lazer kaynağı çalıştırılıyor, kontrollü olarak damarın içten tıkanması sağlanıyor.
İşlem ne kadar sürüyor?
Prof. Dr. Kürşat Bozkurt: Bu yöntemin önemli bir avantajı lokal anestezi altında yapılabilmesi, işlem ortalama 30 dakika ile l saat arasında sürüyor. Hasta 1-2 saat dinlendikten sonra yürüyerek evine gönderiliyor. İşlem sonrası hareketlerinde herhangi bir kısıtlama gerekmiyor, işlemin sorun yaratma ihtimali çok düşük. Ama hastaların yüzde 20’sinde bacakta geçici morluk oluşabilir.
Başarı oranı nedir?
Prof. Dr. Kürşat Bozkurt: Amerika’da ve Avrupa ülkelerinde her yıl binlerce hasta bu yöntemle tedavi ediliyor. Girişimin 5 yıl sonraki sonuçları tıbbi kaynaklarda bildirilmeye başlandı. Buna göre başarı oranı yüzde 98 civarındadır. Bu yöntem varis yakınması olan olguların yüzde 70’ine uygulanabiliyor. Başarı İçin iyi hasta seçimi çok önemli.
Türkiye’de de uygulanabiliyor mu?
Prof. Dr. Kürşat Bozkurt: Günümüzde bu teknoloji ülkemizde de uygulanıyor ve başarı oranları yurtdışı kaynaklarda olduğ gibi bizde de son derece yüz güldürücü.
Lazer tedavisinin maliyeti nedir:
Prof. Dr. Kürşat Bozkurt: Aslında bu yöntemin en önemli dezavantajı maliyettir. Kullanılan lazer tüpleri tek kullanımlıktır. Bunların her biri de 400 dolar civarındadır.
Ses dalgalarıyla tedavi nedir?
Prof. Dr. Kürşat Bozkurt: Bu da lazere benzer şekilde damarın içten kapatılmasını sağlıyor. Bu girişimin uygulanması lazerle aynı. Tek fark, laz enerjisi yerine ses dalgaları kullanılan tıkanma sağlanması. Bu yöntemde lokal anestezi altında yapılıyor ve hasta girişim sonrası evine gönderilebiliyor.
Cerrahide neler yapılıyor?
Prof. Dr. Kürşat Bozkurt: Burada amaç, hem dıştan görülen varislerin çıkartılması, hem de toplardamarların içinde yüksek basınca yol açan ve kas bölgesindeki kapakçıkların neden olduğu yetersizliğin giderilmesidir. Bu yetersizlik giderilmezse hastaların yakınmaları devam eder ve varisler kısa bir süre sonra tekrarlar. Ameliyat olacak hasta çok iyi değerlendirilmeli. Özellikle derin ve yüzeysel toplardamarlara renkli dopp ultrasonografı yapıldıktan sonra ameliyat planlanmalı. Önemli olan yalnızca yüzeysel görünen varislere müdahale etmek değil, mümkün olduğunca asıl sebebe yönelik tedavi yapmak.
Eskiden ayak bileğinden kasığa kadar tüm toplardamar bir tel yardımıyla soyuluyordu. Bu girişim artık çok az kullanılıyor. Çünkü diz altındaki ana yüzeysel toplardamarın kendisinde varis gelişme olasılığı az. Bu damar kalpte ileride yapılabilecek olası bir by-pass operasyonu için gerekli. Bu nedenle bu damarın olabildiğince korunmaya çalışılması lazım.
İdeal tedavi, lazer veya ses dalgası enerjisi kullanarak kasık-diz arasındaki sorunu gidermek ve kalan yan dal varislerini bölgesel olarak çıkartmak.
Kullanılan cerrahî yöntemler neler?
Prof. Dr. Kürşat Bozkurt: Yöntemlerden biri ana yüzeysel toplardamarların soyulmasıdır. Buna stripping diyoruz. Belden uyuşturma veya genel anestezi altında operasyon yapılıyor. Bacağın iki ana yüzeysel toplardamarında oluşan ve tüm damarı tutan varislerin varlığında nadiren de olsa uygulanıyor, iki cilt kesisi arasından özel teller kullanılarak damar çıkartılıyor. Ameliyat sonrası çok sıkı elastik bandaj uygulanıyor. Ardından 2 hafta varis çorabı kullanılıyor. Hasta l gün hastanede yatıyor. Ama demin de bahsettiğim gibi bu ameliyata çok nadir başvuruluyor.
Günümüzde bunun yerini damar içi lazer tedavisi aldı. Kullanılan yöntemlerden bir diğeri de, ana yüzeysel toplardamarın bağlanmasıdır. Burada da belden lokal uyuşturma veya genel anestezi altında operasyon yapılıyor. Kasık bölgesinde ve ana yüzeysel toplardamarın içinde yerleşen bir kapakta yetersizlik çok sık ortaya çıkar. Bu damarın bağlanmasıyla bacaktaki toplardamarlar içinde basınç düşer ve yakınmalar azalır. Bu girişimde ana damar korunduğundan gereğinde ileride bir köprüleme girişimi için kullanılabüir. Bu nedenle halen uygulanan bir yöntemdir.
Henüz yorum yapılmamış.